Hz Ömer’in Mürtedlerin İslâm’a Dönmeleri Hususundaki Arzu ve Gayreti
Hz Ömer’in Mürtedlerin İslâm’a Dönmeleri Hususundaki Arzu ve Gayreti
- Ebu Musa el-Eş’âri, Tuster şehrinin fethini Hz. Ömer’e haber vermek için beni elçi olarak gönderdi. Hz. Ömer bana Bekir b. Vail adlı kabileden İslâm’dan irtidad etmiş, müşriklere ilhak olmuş altı kişinin hâlini sordu ve
“Bekr b. Vail’den o kişiler ne oldu?” deyince ben de
“Ey müminlerin emiri! Onlar İslâm’dan irtidad eden bir kavimdir. Müşriklere ilhak oldular. Onların yolu ancak öldürülmektir” dedim. Hz. Ömer
“Onları sulh yoluyla elde etmeniz, güneşin üzerinde doğduğu sarı ve beyazdan (altın ve gümüşten) benim katımda daha sevimli olurdu” dedi. Ben
“Ey müminlerin emiri! Eğer sen onları tutsa
ydın onlar hakkında nasıl bir hüküm verirdin?” diye sordum. Hz. Ömer
“Onlara çıktıkları kapıyı arzederdim ki oraya tekrar girsinler. Eğer bunu yapsaydılar onlardan kabul ederdim. Aksi takdirde onları hapse koyardım” dedi.[1]
- Hz. Ömer’in yanına, Ebu Musa el-Eş’ari tarafından bir kişi geldi. Hz. Ömer o kişiden halkın (cephede olanların) haberini sordu. O da cevab verdi. Sonra Hz. Ömer
“Acaba uzak memleketten yeni bir haber var mıdır?” diye sordu. Kişi
“Evet vardır, o da şudur: Bir kişi İslâm’dan sonra küfrü seçti”. Hz. Ömer
“Siz onun hakkında ne yaptınız?” diye sordu. Gelen elçi
“Onu yakaladık ve boynunu vurduk” dedi. Hz. Ömer
“Eğer onu üç gün hapsetseydiniz ve ona hergün bir ekmek yedirseydiniz ve tevbe etmesini teklif etseydiniz umulurdu ki tevbe eder, Allah’ın emrine dönüş yapardı. Ey Allah’ım! Ben orada hazır değildim, böyle bir kişinin öldürülmesini emretmedim. Ve benim kulağıma bu haber geldiği zaman bundan razı olmadım” diye Cenabı Hak’tan mağfiret diledi.[2]
- Amr b. As, Hz. Ömer’e bir mektup yazarak müslüman olduktan sonra kâfir olan, sonra müslüman olduktan sonra tekrar kâfir olan ve bunu birkaç defa yapan bir kimse hakkında şöyle bir soru sordu:
“Onun İslâm’ı kabul edilir mi?” Hz. Ömer
“Onun İslâm’ını kabul et, Allah’ın onlardan kabul ettiği müddetçe. Ona İslâm’ı arzet, eğer kabul ederse bırak. Aksi takdirde boynunu vur”[3]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Abdurrezzak, (Enes’ten); Kenz’ul-Ummal, 1/79; Beyhaki, 8/207
[2] İmam Malik, İmam Şafii, Abdurrezzak, Ebu Ubeyd el-Garib’de; Beyhaki, s. 207, (Abdurrahman el-Kari’den)
[3] Müsedded ve İbn Abd’il-Hakem, (Amr b. Şuayb’dan); Kenz, 1/79
Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu’s-Sahabe, Akçağ Yayınları: 1/48-49.
“Bekr b. Vail’den o kişiler ne oldu?” deyince ben de
“Ey müminlerin emiri! Onlar İslâm’dan irtidad eden bir kavimdir. Müşriklere ilhak oldular. Onların yolu ancak öldürülmektir” dedim. Hz. Ömer
“Onları sulh yoluyla elde etmeniz, güneşin üzerinde doğduğu sarı ve beyazdan (altın ve gümüşten) benim katımda daha sevimli olurdu” dedi. Ben
“Ey müminlerin emiri! Eğer sen onları tutsa
ydın onlar hakkında nasıl bir hüküm verirdin?” diye sordum. Hz. Ömer
“Onlara çıktıkları kapıyı arzederdim ki oraya tekrar girsinler. Eğer bunu yapsaydılar onlardan kabul ederdim. Aksi takdirde onları hapse koyardım” dedi.[1]
- Hz. Ömer’in yanına, Ebu Musa el-Eş’ari tarafından bir kişi geldi. Hz. Ömer o kişiden halkın (cephede olanların) haberini sordu. O da cevab verdi. Sonra Hz. Ömer
“Acaba uzak memleketten yeni bir haber var mıdır?” diye sordu. Kişi
“Evet vardır, o da şudur: Bir kişi İslâm’dan sonra küfrü seçti”. Hz. Ömer
“Siz onun hakkında ne yaptınız?” diye sordu. Gelen elçi
“Onu yakaladık ve boynunu vurduk” dedi. Hz. Ömer
“Eğer onu üç gün hapsetseydiniz ve ona hergün bir ekmek yedirseydiniz ve tevbe etmesini teklif etseydiniz umulurdu ki tevbe eder, Allah’ın emrine dönüş yapardı. Ey Allah’ım! Ben orada hazır değildim, böyle bir kişinin öldürülmesini emretmedim. Ve benim kulağıma bu haber geldiği zaman bundan razı olmadım” diye Cenabı Hak’tan mağfiret diledi.[2]
- Amr b. As, Hz. Ömer’e bir mektup yazarak müslüman olduktan sonra kâfir olan, sonra müslüman olduktan sonra tekrar kâfir olan ve bunu birkaç defa yapan bir kimse hakkında şöyle bir soru sordu:
“Onun İslâm’ı kabul edilir mi?” Hz. Ömer
“Onun İslâm’ını kabul et, Allah’ın onlardan kabul ettiği müddetçe. Ona İslâm’ı arzet, eğer kabul ederse bırak. Aksi takdirde boynunu vur”[3]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Abdurrezzak, (Enes’ten); Kenz’ul-Ummal, 1/79; Beyhaki, 8/207
[2] İmam Malik, İmam Şafii, Abdurrezzak, Ebu Ubeyd el-Garib’de; Beyhaki, s. 207, (Abdurrahman el-Kari’den)
[3] Müsedded ve İbn Abd’il-Hakem, (Amr b. Şuayb’dan); Kenz, 1/79
Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu’s-Sahabe, Akçağ Yayınları: 1/48-49.
HAYATÜ´S SAHABE
- Allah (c.c.) Yolunda Güçlüklere Katlanma
- Allah İçin Savaşmak ve Zorluklara Katlanmak
- Allah Teâlâ’nın Hz. Peygamber’in Ashâbı Hakkındaki Âyetleri
- Allah'a ve Rasûlü'ne İtaat Hususundaki Ayetler
- Allah’a Davet Hususunda Vazifeli Olan Hz. Peygamber’in Cihad Etmekteki Israrı
- Amr İbn As ve Halid Bin Velid´in Müslüman Oluşu
- Ashâb-ı Kiram Hakkındaki Rivayetler
- Ashabın Kahramanlığı
- Ashabın Söz Birliğine Önem Vermeleri
- Büluğa Ermemiş Çocukların Biat Etmesi
- Bütün Ashabın Eziyetlere Göğüs Germesi
- Cihad Konusunda Gevşeklik Yapanların Kınanması
- Cihad Üzerine Bat Edilmesi
- Davet İçin Askeri Birlikler Göndermesi
- Davet İçin Fertleri Görevlendirmesi
- Davet Yolunda Çekilen Açlık
- Davet Yolunda Susuzluğa Açlığa Korkuya Elbisesizliğe Hastalığa Katlanmak
- Dinlemek ve İtaat Etmek Üzere Biat Edilmesi
- Ebu Hureyre ve Ümmü Suleym
- Ebu Talib Vefat Ettiğinde Hz Peygamber’in Kavmini İslâm’a Davet Etmesi
- Hicret Üzerine Biat Edilmesi
- Hudeybiye Barışının Yapılması
- Hz Ömer’in Mürtedlerin İslâm’a Dönmeleri Hususundaki Arzu ve Gayreti
- Hz. Ebu Bekir Zamanında Sahabelerin Daveti
- Hz. Ebu Bekir´in Cihada Teşviki
- Hz. Ebu Bekir, Ömer ve Mus´ab Bin Umeyr´in İslam´a Davetleri
- Hz. Ömer Zamanında Sahabelerin Daveti
- Hz. Ömer, Hz.Osman ve Hz. Ali´nin Cihada Teşvikleri
- Hz. Ömer’in Bir Rahibin Durumuna Ağlaması
- Hz. Peygamber Devrinde Sahabenin Savaşta Daveti