Hz. Peygamber’in İmran’ın Babası Husayn (r.a.)’ı İslâm’a Davet Etmesi
Hz. Peygamber’in İmran’ın Babası Husayn (r.a.)’ı İslâm’a Davet Etmesi
- Kureyşliler çok tazim ettikleri, büyük bir kimse saydıkları Husayn’a geldiler ve
“Bizim için şu kişi ile (Rasûl-ü Ekrem’i kastediyorlar) konuş. Zira bu kişi bizim mabudlarımıza sövüyor” dediler. Böylece Kureyşliler, Husayn ile beraber geldiler. Rasûlullah’ın kapısına yakın bir yerde oturdular. Rasûl-ü Ekrem, içeri giren Husayn için
“Bu zata yer açınız!” dedi. Husayn ve arkadaşları kalabalıktı. Husayn Rasûl-ü Ekrem’e hitaben “Senden kulağımıza gelen bu iş nedir? Sen bizim mabudlarımıza küfrediyorsun. Onları daima kötülükle anıyorsun. Halbuki senin baban akıllı ve atalarının dinine ve inançlarına saygılıydı. Hayırlı bir in
sandı” dedi. Rasûl-ü Ekrem
“Ey Husayn! Benim babam da senin baban da ateştedir. Ey Husayn! Sen kaç mabuda tapmaktasın?” buyurdu. Husayn Rasûl-ü Ekrem’e
“Yeryüzünde yedi, gökte de bir olmak üzere (sekiz mabuda tapıyorum)” dedi. Rasûl-ü Ekrem
“Sana bir zarar dokunduğunda kime dua ediyorsun” diye sordu. Husayn
“Gökteki mabuda dua ediyorum” diye cevap verdi. Rasûl-ü Ekrem
“Malın helâk olduğu zaman kime dua ediyorsun?” dedi. Husayn yine
“Gökteki mabuda dua ediyorum” dedi. Rasûl-ü Ekrem
“Gökteki mabud tek başına sana icabet ediyor, yardımda bulunuyor ve sen yerdeki bâtıl mabudları O’na ortak koşuyorsun. Acaba şükür hususunda sen gökteki mabudu razı ettin mi veya seni mağlub etmesinden korkmuyor musun’?” dedi. Husayn
“Bunların ikisini de yapmamıştır onlar” dedi ve ilave etti: “Biliyordum ki ben Muhammed gibisiyle konuşamam”. Rasûl-ü Ekrem
“Ey Husayn! Müslüman ol, sağlam kal!” dedi. Husayn
“Benim kavmim ve aşiretim vardır. Onlara ne diyeceğim?” diye sordu. Rasûl-ü Ekrem buyurdu:
“De ki: Ey Allah’ım! İşimin en doğrusu için senden hidayet isterim. Bana fayda verecek ilmimi artır!” Husayn Rasûlullah’ın bu duasını okudu ve müslüman olduktan sonra Rasûlullah’ın huzurundan ayrıldı. Husayn müslüman olunca oğlu İmran babasının başını, ellerini ve ayaklarını öptü. Rasûl-ü Ekrem bu manzarayı görünce ağladı ve şöyle buyurdu:
“İmran’ın yaptıklarına ağlıyorum. Husayn içeri girdiğinde kâfirdi. İmran ona ayağa kalkmadı. Onun tarafına bakmadı bile! Fakat müslüman olunca babalık hakkını yerine getirdi. İşte bundan dolayı kalbime rikkat ve şefkat geldi”.
Husayn, Rasûlullah’ın huzurundan ayrılmak istediğinde Rasûl-ü Ekrem arkadaşlarına
“Kalkın, onu evine kadar götürün!” dedi. Husayn kapıdan çıktığında Kureyşliler onu gördüler, “Bu müslüman oldu” dediler ve herkes bir tarafa dağılıp gitti.[1]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] İbn Huzeyme, (İmran b. Halid’den), İsabe, 1/337
Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu’s-Sahabe, Akçağ Yayınları: 1/58-59.
“Bizim için şu kişi ile (Rasûl-ü Ekrem’i kastediyorlar) konuş. Zira bu kişi bizim mabudlarımıza sövüyor” dediler. Böylece Kureyşliler, Husayn ile beraber geldiler. Rasûlullah’ın kapısına yakın bir yerde oturdular. Rasûl-ü Ekrem, içeri giren Husayn için
“Bu zata yer açınız!” dedi. Husayn ve arkadaşları kalabalıktı. Husayn Rasûl-ü Ekrem’e hitaben “Senden kulağımıza gelen bu iş nedir? Sen bizim mabudlarımıza küfrediyorsun. Onları daima kötülükle anıyorsun. Halbuki senin baban akıllı ve atalarının dinine ve inançlarına saygılıydı. Hayırlı bir in
sandı” dedi. Rasûl-ü Ekrem
“Ey Husayn! Benim babam da senin baban da ateştedir. Ey Husayn! Sen kaç mabuda tapmaktasın?” buyurdu. Husayn Rasûl-ü Ekrem’e
“Yeryüzünde yedi, gökte de bir olmak üzere (sekiz mabuda tapıyorum)” dedi. Rasûl-ü Ekrem
“Sana bir zarar dokunduğunda kime dua ediyorsun” diye sordu. Husayn
“Gökteki mabuda dua ediyorum” diye cevap verdi. Rasûl-ü Ekrem
“Malın helâk olduğu zaman kime dua ediyorsun?” dedi. Husayn yine
“Gökteki mabuda dua ediyorum” dedi. Rasûl-ü Ekrem
“Gökteki mabud tek başına sana icabet ediyor, yardımda bulunuyor ve sen yerdeki bâtıl mabudları O’na ortak koşuyorsun. Acaba şükür hususunda sen gökteki mabudu razı ettin mi veya seni mağlub etmesinden korkmuyor musun’?” dedi. Husayn
“Bunların ikisini de yapmamıştır onlar” dedi ve ilave etti: “Biliyordum ki ben Muhammed gibisiyle konuşamam”. Rasûl-ü Ekrem
“Ey Husayn! Müslüman ol, sağlam kal!” dedi. Husayn
“Benim kavmim ve aşiretim vardır. Onlara ne diyeceğim?” diye sordu. Rasûl-ü Ekrem buyurdu:
“De ki: Ey Allah’ım! İşimin en doğrusu için senden hidayet isterim. Bana fayda verecek ilmimi artır!” Husayn Rasûlullah’ın bu duasını okudu ve müslüman olduktan sonra Rasûlullah’ın huzurundan ayrıldı. Husayn müslüman olunca oğlu İmran babasının başını, ellerini ve ayaklarını öptü. Rasûl-ü Ekrem bu manzarayı görünce ağladı ve şöyle buyurdu:
“İmran’ın yaptıklarına ağlıyorum. Husayn içeri girdiğinde kâfirdi. İmran ona ayağa kalkmadı. Onun tarafına bakmadı bile! Fakat müslüman olunca babalık hakkını yerine getirdi. İşte bundan dolayı kalbime rikkat ve şefkat geldi”.
Husayn, Rasûlullah’ın huzurundan ayrılmak istediğinde Rasûl-ü Ekrem arkadaşlarına
“Kalkın, onu evine kadar götürün!” dedi. Husayn kapıdan çıktığında Kureyşliler onu gördüler, “Bu müslüman oldu” dediler ve herkes bir tarafa dağılıp gitti.[1]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] İbn Huzeyme, (İmran b. Halid’den), İsabe, 1/337
Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu’s-Sahabe, Akçağ Yayınları: 1/58-59.
HAYATÜ´S SAHABE
- Allah (c.c.) Yolunda Güçlüklere Katlanma
- Allah İçin Savaşmak ve Zorluklara Katlanmak
- Allah Teâlâ’nın Hz. Peygamber’in Ashâbı Hakkındaki Âyetleri
- Allah'a ve Rasûlü'ne İtaat Hususundaki Ayetler
- Allah’a Davet Hususunda Vazifeli Olan Hz. Peygamber’in Cihad Etmekteki Israrı
- Amr İbn As ve Halid Bin Velid´in Müslüman Oluşu
- Ashâb-ı Kiram Hakkındaki Rivayetler
- Ashabın Kahramanlığı
- Ashabın Söz Birliğine Önem Vermeleri
- Büluğa Ermemiş Çocukların Biat Etmesi
- Bütün Ashabın Eziyetlere Göğüs Germesi
- Cihad Konusunda Gevşeklik Yapanların Kınanması
- Cihad Üzerine Bat Edilmesi
- Davet İçin Askeri Birlikler Göndermesi
- Davet İçin Fertleri Görevlendirmesi
- Davet Yolunda Çekilen Açlık
- Davet Yolunda Susuzluğa Açlığa Korkuya Elbisesizliğe Hastalığa Katlanmak
- Dinlemek ve İtaat Etmek Üzere Biat Edilmesi
- Ebu Hureyre ve Ümmü Suleym
- Ebu Talib Vefat Ettiğinde Hz Peygamber’in Kavmini İslâm’a Davet Etmesi
- Hicret Üzerine Biat Edilmesi
- Hudeybiye Barışının Yapılması
- Hz Ömer’in Mürtedlerin İslâm’a Dönmeleri Hususundaki Arzu ve Gayreti
- Hz. Ebu Bekir Zamanında Sahabelerin Daveti
- Hz. Ebu Bekir´in Cihada Teşviki
- Hz. Ebu Bekir, Ömer ve Mus´ab Bin Umeyr´in İslam´a Davetleri
- Hz. Ömer Zamanında Sahabelerin Daveti
- Hz. Ömer, Hz.Osman ve Hz. Ali´nin Cihada Teşvikleri
- Hz. Ömer’in Bir Rahibin Durumuna Ağlaması
- Hz. Peygamber Devrinde Sahabenin Savaşta Daveti