Hz. Peygamber’in Zu’l-Mecaz Pânayırında İslâm’a Davet Etmesi
Hz. Peygamber’in Zu’l-Mecaz Pânayırında İslâm’a Davet Etmesi
- Rabia b. Ubbad şöyle anlatıyor: Rasûlullah’ı cahiliye döneminde Zü’l-Mecaz panayırında gördüm. Şöyle bağırıyordu: ‘Ey insanlar! Lâilâheillallah deyiniz, kurtulunuz!’
Halk onun etrafını sarmıştı. Arkasında yüzü parlak, gözleri şaşı, iki tane saç örgüsü bulunan birisi vardı. O da şöyle sesleniyordu: ‘Bu kişi dinini değiştirmiştir, yalancıdır!’ Hz. Peygamber nereye giderse, hangi noktaya doğru yönelirse o da oraya doğru gidiyordu. Bunun kim olduğunu sordum. Bana bu adamın Hz. Peygamber’in amcası Ebu Leheb olduğunu söylediler.[1]
- Târık b. Abdullah şöyle anlatıyor: “Zü’l-Mecaz panayırında bulunuyordum. Genç bir kişi g
eçti. Sırtında kırmızı bir cübbe vardı. Şöyle diyordu:
‘Ey insanlar! Lâilâheillallah deyiniz, kurtulunuz!’ Arkasında da bir kişi vardı. Bu arkadaki kişi Hz. Peygamber’in topuklarını kan içerisinde bırakmıştı. Mübarek baldırlarına taş atmış, onları kanatmıştı. O da
‘Ey insanlar! Bu adam yalancıdır, ona itaat etmeyiniz’ diyordu. Sordum:
‘Bu kimdir?’ Dediler ki:
‘Bu, Haşim soyundan gelen ve ben peygamberim diyen kişidir. Arkasındaki de amcası Abduluzza’dır.[2]
- Benî Malik b. Kinane’den olan bir kişi şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber’i Zü’l-Mecaz panayırında gördüm. Panayırı karış karış geziyor ve şöyle diyordu: ‘Ey insanlar! Lâilâheillallah deyiniz, kurtulunuz!’
Ebu Cehil de Hz. Peygamber’in üzerine toprak atıyor ve diyordu ki:
‘Bu kişi sakın sizi dininizden ayırmasın, sizi aldatmasın! O ilahlarınızı; Lat ve Uzza’yı terketmeniz için bu çabayı göstermektedir! Fakat Hz. Peygamber, Ebu Cehil’e hiç aldırmıyordu. Ona dönüp bakmıyor, niye böyle yapıyorsun, demiyordu. Onu önemsemiyordu. İmam Ahmed, o kişiye, Rasûlullah’ı bize sıfatlandır, dedi. O kişi Hz. Peygamber’i şöyle tarif etti:
“Onun sırtında iki tane kırmızı kürk vardı. Orta boylu, etine dolgundu. Güzel yüzlüydü. Yüzü beyazdı hem de çokça beyazdı. Saçları çok ve siyahtı, ne kıvırcık ne de tamamen düzdü”[3]
Hz. Peygamber’in Ukkaz panayırında davasını kabilelere arzetmesi hususu daha önce geçmişti.[4]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Bidaye III/41; Beyhaki; Heysemi VI/22 (İmam Ahmed, oğlu Abdullah ve Tabarani’de benzerini rivayet etmişlerdir)
[2] Tabarani (Tarık b. Abdullah’tan); Heysemi VI/23 (Bu hadisin senedinde Ebu Habibi’l-Kelbi vardır. Bu zat tedlis yapar. Fakat İbn Hibban bu zatın güvenilir olduğunu söylemiştir.
[3] İmam Ahmed (Beni Malik b. Kinane’den birisinden); Heysemi VI/21; Bidaye III/149, Beyhaki (Ebu Cehil isminin yanlışlıkla yazılmış olabileceğini, ayrıca Ebu Cehil ile Ebu Leheb’in ayrı ayrı Hz. Peygamber’e eza etmiş olmalarının muhtemel olduğunu söyler)
[4] Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu’s-Sahabe, Akçağ Yayınları: 1/92-93.
Halk onun etrafını sarmıştı. Arkasında yüzü parlak, gözleri şaşı, iki tane saç örgüsü bulunan birisi vardı. O da şöyle sesleniyordu: ‘Bu kişi dinini değiştirmiştir, yalancıdır!’ Hz. Peygamber nereye giderse, hangi noktaya doğru yönelirse o da oraya doğru gidiyordu. Bunun kim olduğunu sordum. Bana bu adamın Hz. Peygamber’in amcası Ebu Leheb olduğunu söylediler.[1]
- Târık b. Abdullah şöyle anlatıyor: “Zü’l-Mecaz panayırında bulunuyordum. Genç bir kişi g
eçti. Sırtında kırmızı bir cübbe vardı. Şöyle diyordu:
‘Ey insanlar! Lâilâheillallah deyiniz, kurtulunuz!’ Arkasında da bir kişi vardı. Bu arkadaki kişi Hz. Peygamber’in topuklarını kan içerisinde bırakmıştı. Mübarek baldırlarına taş atmış, onları kanatmıştı. O da
‘Ey insanlar! Bu adam yalancıdır, ona itaat etmeyiniz’ diyordu. Sordum:
‘Bu kimdir?’ Dediler ki:
‘Bu, Haşim soyundan gelen ve ben peygamberim diyen kişidir. Arkasındaki de amcası Abduluzza’dır.[2]
- Benî Malik b. Kinane’den olan bir kişi şöyle anlatıyor: Hz. Peygamber’i Zü’l-Mecaz panayırında gördüm. Panayırı karış karış geziyor ve şöyle diyordu: ‘Ey insanlar! Lâilâheillallah deyiniz, kurtulunuz!’
Ebu Cehil de Hz. Peygamber’in üzerine toprak atıyor ve diyordu ki:
‘Bu kişi sakın sizi dininizden ayırmasın, sizi aldatmasın! O ilahlarınızı; Lat ve Uzza’yı terketmeniz için bu çabayı göstermektedir! Fakat Hz. Peygamber, Ebu Cehil’e hiç aldırmıyordu. Ona dönüp bakmıyor, niye böyle yapıyorsun, demiyordu. Onu önemsemiyordu. İmam Ahmed, o kişiye, Rasûlullah’ı bize sıfatlandır, dedi. O kişi Hz. Peygamber’i şöyle tarif etti:
“Onun sırtında iki tane kırmızı kürk vardı. Orta boylu, etine dolgundu. Güzel yüzlüydü. Yüzü beyazdı hem de çokça beyazdı. Saçları çok ve siyahtı, ne kıvırcık ne de tamamen düzdü”[3]
Hz. Peygamber’in Ukkaz panayırında davasını kabilelere arzetmesi hususu daha önce geçmişti.[4]
--------------------------------------------------------------------------------
[1] Bidaye III/41; Beyhaki; Heysemi VI/22 (İmam Ahmed, oğlu Abdullah ve Tabarani’de benzerini rivayet etmişlerdir)
[2] Tabarani (Tarık b. Abdullah’tan); Heysemi VI/23 (Bu hadisin senedinde Ebu Habibi’l-Kelbi vardır. Bu zat tedlis yapar. Fakat İbn Hibban bu zatın güvenilir olduğunu söylemiştir.
[3] İmam Ahmed (Beni Malik b. Kinane’den birisinden); Heysemi VI/21; Bidaye III/149, Beyhaki (Ebu Cehil isminin yanlışlıkla yazılmış olabileceğini, ayrıca Ebu Cehil ile Ebu Leheb’in ayrı ayrı Hz. Peygamber’e eza etmiş olmalarının muhtemel olduğunu söyler)
[4] Muhammed Yusuf Kandehlevi, Hayatu’s-Sahabe, Akçağ Yayınları: 1/92-93.
Hz. Peygamber’in Zu’l-Mecaz Pânayırında İslâm’a Davet Etmesi yorumları
tarihçii
31.07.2011bakın hürremin sultan olmasının ilk nedeni şuymuş hatice sultan hürremi yanında cariye olarak çalıştırmış.ve onun güzelliğinden dolayı süleymana göndermiş.aslında hürrem hiç güzel değilmiş 1.50 boyundaymış.ve saçları hep havalanır taranırken koparmış(fiziksel özelliklerini kütüphanede öğrendim.)sultan süleyman birden kapılmış ona ilk geldiği gün güzelmiş fakat sonralarda mahidevranla karşılaştığı için sinirlenmeye başlamış,tek sultan olmak istemiş.ve tek onun çocuğu tahta çıksın istemiş ve çıkmış mustafayı öldürtmüş ama oğulları beyazid ve cihangir hürremi terk etmiş. aradan 10 yıl sonra hürrem ölmüş ve osmanlının altınçağı bitmiş osmanlı sevenleri ve osmanlıda yaşamak isteyenler osmanlıyı hürrem bitirmişş!
HAYATÜ´S SAHABE
- Allah (c.c.) Yolunda Güçlüklere Katlanma
- Allah İçin Savaşmak ve Zorluklara Katlanmak
- Allah Teâlâ’nın Hz. Peygamber’in Ashâbı Hakkındaki Âyetleri
- Allah'a ve Rasûlü'ne İtaat Hususundaki Ayetler
- Allah’a Davet Hususunda Vazifeli Olan Hz. Peygamber’in Cihad Etmekteki Israrı
- Amr İbn As ve Halid Bin Velid´in Müslüman Oluşu
- Ashâb-ı Kiram Hakkındaki Rivayetler
- Ashabın Kahramanlığı
- Ashabın Söz Birliğine Önem Vermeleri
- Büluğa Ermemiş Çocukların Biat Etmesi
- Bütün Ashabın Eziyetlere Göğüs Germesi
- Cihad Konusunda Gevşeklik Yapanların Kınanması
- Cihad Üzerine Bat Edilmesi
- Davet İçin Askeri Birlikler Göndermesi
- Davet İçin Fertleri Görevlendirmesi
- Davet Yolunda Çekilen Açlık
- Davet Yolunda Susuzluğa Açlığa Korkuya Elbisesizliğe Hastalığa Katlanmak
- Dinlemek ve İtaat Etmek Üzere Biat Edilmesi
- Ebu Hureyre ve Ümmü Suleym
- Ebu Talib Vefat Ettiğinde Hz Peygamber’in Kavmini İslâm’a Davet Etmesi
- Hicret Üzerine Biat Edilmesi
- Hudeybiye Barışının Yapılması
- Hz Ömer’in Mürtedlerin İslâm’a Dönmeleri Hususundaki Arzu ve Gayreti
- Hz. Ebu Bekir Zamanında Sahabelerin Daveti
- Hz. Ebu Bekir´in Cihada Teşviki
- Hz. Ebu Bekir, Ömer ve Mus´ab Bin Umeyr´in İslam´a Davetleri
- Hz. Ömer Zamanında Sahabelerin Daveti
- Hz. Ömer, Hz.Osman ve Hz. Ali´nin Cihada Teşvikleri
- Hz. Ömer’in Bir Rahibin Durumuna Ağlaması
- Hz. Peygamber Devrinde Sahabenin Savaşta Daveti