İç Asrın Tahlili
İç Asrın Tahlili
Tarihi Encümeni Osmani azasından Ali Sabri bey'in; kuruluşundan Merzifonlu Mustafa Paşa dönemine kadar geçen vak'a, varılmış bulunan hedefleri tahlil eden ifadesiyle sayfamızı süslüyoruz: "Üç asır içinde irili ufaklı ondört adet devleti ele geçiren, Avrupanın adeta tamamını yumruğunun altında boyun eğdirebilen, arazisinin yüzölçümü bakımından Roma imparatorluğunuda aşmış bulunan Osmanlı devleti, muntazam kanunlarıyla adilâne ve medeniyete beşiklik edecek mahiyette idare tarzı göstererek parmak ısırtırken, 1000/1592'den sonra yukarıdaki başarıları sergileyememek^ teyse de, yinede Viyana kapılarına dayanmakta, San Go-tar'larda düşmanı sıkıştırmakta pek geri kalmamışda eski şaşaa ve parlaklığı gösterdiği ileri sürülemez.
Esasında: 4. Sultan Murad gibi sağlam kimseler, Genç Osman gibi genç veya yaşlı fakat genç fikirli padişahlar, Köprülüler gibi devlet hayatına yeniden kan ve can veren kimseler, bu devrede de yetişmiş olsalar da, ne eskiler gibi icraat ve faaliyeti nede ötekilerin rezanet yâni ağır başlılık ve kifayeti yetersiz, çürümekte olan uzuvlarıyla, Osmanlı tamamıyla devasız olmamıştır.
Diğer bir anlatımla; her birinin kendi tesir ve faaliyeti, yine kendi zamanına bağlı kalmıştır. Çünkü, bu uzuvları çöküşe mahkûm eden sebebler ve alametler çeşitli idi. Bunlardan bazılarını hemen aşağıda belirtelim:
Birinci sebeb padişahların vaziyeti idi. Kuruluş ve müteakip dönemde padişahlarımız ordularının başında bulunur hatta savaşların en kanlı bölgelerinden kılıcından kan damlayarak çıkarlardı. Genç Osman'ı Lehistan seferi, 4. Murad'ı Bağdad ve İran seferleriyle, 4. Mehmed'in Köprülü vezirin ısrarlarıyla katıldığı Lehistan seferi, 2. Mustafa'nın katıldığı bir kaç sefer sayılmaz ise padişahların, 1000/1592'den sonra seferlere katılmadığı çok net gözlemleniyor. Esasta padişahların askerin yanında ve başında bulunmasının önemini tarih pek net bir şekilde ortaya koymaktadır. Ancak tarihin ortaya koyduğu bu faydalar pek iyi değerlendirilemedi. Sultanlara söz geçirilemedi.
Esasında: 4. Sultan Murad gibi sağlam kimseler, Genç Osman gibi genç veya yaşlı fakat genç fikirli padişahlar, Köprülüler gibi devlet hayatına yeniden kan ve can veren kimseler, bu devrede de yetişmiş olsalar da, ne eskiler gibi icraat ve faaliyeti nede ötekilerin rezanet yâni ağır başlılık ve kifayeti yetersiz, çürümekte olan uzuvlarıyla, Osmanlı tamamıyla devasız olmamıştır.
Diğer bir anlatımla; her birinin kendi tesir ve faaliyeti, yine kendi zamanına bağlı kalmıştır. Çünkü, bu uzuvları çöküşe mahkûm eden sebebler ve alametler çeşitli idi. Bunlardan bazılarını hemen aşağıda belirtelim:
Birinci sebeb padişahların vaziyeti idi. Kuruluş ve müteakip dönemde padişahlarımız ordularının başında bulunur hatta savaşların en kanlı bölgelerinden kılıcından kan damlayarak çıkarlardı. Genç Osman'ı Lehistan seferi, 4. Murad'ı Bağdad ve İran seferleriyle, 4. Mehmed'in Köprülü vezirin ısrarlarıyla katıldığı Lehistan seferi, 2. Mustafa'nın katıldığı bir kaç sefer sayılmaz ise padişahların, 1000/1592'den sonra seferlere katılmadığı çok net gözlemleniyor. Esasta padişahların askerin yanında ve başında bulunmasının önemini tarih pek net bir şekilde ortaya koymaktadır. Ancak tarihin ortaya koyduğu bu faydalar pek iyi değerlendirilemedi. Sultanlara söz geçirilemedi.
Sultan 4. Mehmed Han
- 2. Viyana Muhasarası
- 4. Mehmed Devri Deniz Hareketleri
- 4. Mehmed'in Aleyhinde Kıyam
- 4. Mehmed'in Hanımları ve Çocukları
- 4. Mehmed'in Sadrazamları
- 4. Mehmed'in Şeyhülislamları
- 4. Mehmedin Düşüşü Başlıyor!
- Ağaların Ortadan Kaldırılması
- Ağaların Şefaat Talebi
- Anadolu Kıyamları
- Avusturya Seferine Girişin Hikayesi
- Belgrad ve Ölüm!
- Ben Senin Başını Keserim!
- Bir Devir Kapanıyor!
- Bizim Tahlilimiz!
- Bizimkilerin Hali!
- Budin Şarkısı
- Bulgurlu Savaşı
- Cehreyn Seferi
- Cezalandırmada İki Anlayış
- Ciğerdelenin Kaybı
- Çarpışma Vuku Buluyor
- Deli Hüseyin Paşa ve Girit Ahvali
- Devletin Siyaseti
- Dış Politikada Davranışlarımız
- Düşman Taarruzu
- Esfarı Osmaniye Hatıraları 1073/1662 1075/1664 Seferinin Vakai Esasiyesi San Gotard'da Osmanlı Ordusu
- Fazıl Ahmed Paşa Girit'te
- Fazıl Ahmed Paşanın Şahsiyeti
- Girit Meselesinin Halli