Derviş Paşa'nın İdamı

Derviş Paşa'nın İdamı

Derviş Paşa kendisi için bîr konak yaptırmaya karar ver­miş ve bunu bir yahudi mimara sipariş etmişti. Konak- bit­mek üzereyken Derviş Paşa inşaatı gezmeye gelmiş, dolaş­mış ve durumu beğenmişti. Yahudi mimara hesap defterini sordu. Yahudi mimar defteri taktim edince, defterdeki ra­kamları gören sadrazam hemen hiddetini izhar etti. Yahudi mimar hemen defteri kaptığı gibi yırttı ve Paşaya «Masraf fi­lan yok, kulunuzda malınızdır» dedi. Derviş paşa memnun olarak inşaattan ayrıldı. Fakat yahudi mimar, ırkının bütün desayis ve hilelerine vakıf bir kâfirdi. Natamam olan inşaatın hemen içinde bir kazı yaptırıp bu tünelin istikametini saraya doğru yaptırdı. Bir de gizli çıkış kapısı yaptıktan sonra duru­mu saraya jurnalladı. Bostancıbaşı gelip durumu gördü. Va­ziyeti padişah hazretlerine bildirdi. Bu tünelden gizlice saraya girecek olan Derviş Paşa padişaha suikast yapacağı suçuyla itham olundu. Bu tezgâh ve itham Derviş Paşanın işini bitir­mişti. Huzuru şahanede bulunan bir çadır ipiyle boğduruldu. Bir müddet geçip de öldü zannedilen paşanın bir ayağı oyna­yınca herkes korktu. Fakat cesur ve genç padişah soğuk­kanlılığını muhafaza ederek hançerini çekip Derviş Paşanın kellesini gövdesinden bizzat kendisi ayırdı.

Bu Derviş Paşa o zamana kadar hiç bir islâm devletinde ve Osmanlı devletinde görülmemiş ancak Avrupa'da tatbik olunan bir vergi koymuştu. Bu verginin adı «Pencere» vergisiydi. Onun ölümü üzerine bu küffâr taklidi vergide kalkmış­tı. Hicri 1015, Milhadi 1606.
Top