Kanuni'nin Yedinci Seferi Korfu Seferi

Kanuni'nin Yedinci Seferi Korfu Seferi

Korfu seferi Kaanuni Sultan Süleyman Hazretlerinin yedin­ci seferi hümayunudur. Muhatabı Venedik Cumhuriyeti'nin şahsında kâfirlerdir. Devlet-i Osmaniyye daima ahde vefa gösteren bir devlet olarak cihan tarihinde muvafık muhalif herdesin ittifak ettiği bir devletti. Kendileriyle sulh yaptığı kirnselere, sadece kâğıt üzerinde yazılanlara riayet etmekle kalmaz, İslâm'ın, kalbleri İslâm'a ısındırma metodunu da tat­bik sahasına kendiliğinden getirir. Böylece bu asil ve necib nnilletle sulh yapma şerefine nail olanlar huzur içinde yaşarlardi. Ta ki, bu kendi cibilliyetlerinin icabj, dün öptükleri eii ısırma, attıkları imzayı mürekkebi kurumadan yaladıkları âna kadar devam eder, ufak ufak ihanetlere başlar ve niha­yet geç kalkan, fakat indiği zaman un ufak eden Osmanlı yumruğu tepelerine inerdi. O yumruğu yedikten sonra akılla­rı başına gelir, yeniden sulh yapma yollarını ararlardı. Bu se­fer de böyle olmuştu.

Venedik Cumhuriyeti, Devleti Aliyye ile sulh halinde iken Şarlken ile sulh ve bir takım anlaşmalar yapmıştı. Halbuki Şarlken'in arası Devleti Osmaniyye ile son derece gergin hattâ ilâna lüzum görülmemiş bir harp halinde idi. Şarlken ise donanmasını Tunus üzerine sevk etmiş orayı zabt edip 20.000 müslümanı akıl almaz işkencelerle yok etmiş, âdeta bir katliâm icra etmişti.

Kaanuni Sutan Süleyman Hazretleri 6. seferi olan Irak se­feri hümayununda, denizlerin kontrolü ve Endülüs Emevî Devletinin mensuplarının İspanyol engizisyonundan kaçma­larına yardım eden gemileri kuzey Afrika'ya geçebilmeleri için bir emniyet tertibatı olarak Osmanlı donanmasını Barba­ros Hayreddin Paşa Hazretleri kumandasında Akdeniz'de va­zifeli kılmıştı. Bu donanma, söz konusu katliâm haberini alın­ca İspanya donanmasını ve onun komutanı olarak meşhur Amiral Anderya Dorya'yı karşısında buldu. Defaatle yapılan savaşlarda Donanmayı Hümayun o büyük denizci âbid ve zâhid Barbaros Hayreddin Gazi'nin kumandasında daima za­fer buluyor fakat kurnaz Andrea Dorya bir türlü ele geçmi­yordu. Bunlar olurken Hazreti Padişah Irak seferini bitirmiş ayağının tozunu silmeden Korfu seferi denilen bu sefere baş­lamıştı. Korfuya gelen Sultan Hazretleri İspanya, donanması­na yardım yaptıkları için Korfu'yu zabt etmek üzere muhara-saya aldı. Lâkin Korfu kalesi metanetle dayandı. İradei Se-niyye muhasaranın kaldırılması şeklinde tecelli ettiğinden, o kölge akıncı birliklerinin konroluna bırakılarak kara yoluyla Hazreti Padişah İstanbul'a döndü. Tarihler o sırada Hicrî 944/MiIâdî 1538 yılını gösteriyordu.
Top