ihya.org
3. Mustafa
Kırım Hadisesi
Bilindiği gibi Kırım Tatarları üçyüzyil avrupada her sene atlarının nallarını dolaştırmışlar ve bunların korkulu rüyasını teşkil etmiştir. Bilhassa Polonya, Macaristan Sırbistan ve Rusya Kırım süvarilerinden korktuğu kadar az şeyden korkmuşlardı bu Kırım fobisi yaşayanların yanına Avusturya'yı da katsak hata yapmış olmayız. Kırım Han'lığı Osmanlı devletinin bağlısıydı. Fakat hiç bir zaman bu münasebet altlık üstlük terazisine vurulmamıştır. Çünkü;Osmanlı devletinin idaresinde hâkim zihniyet islâmi idare olduğundan tâbilik ve metbuluk bir problemin sebebi olmamıştır.
1182-1768 Rusya Seferi ve Sonucu
Osmanlı tarihinin sükunet dönemi;.Dâmad Koca Mehmed Ragıb Paşanın vefatı üzerine rüzgârlı günlere maruz kalmaya başlamış, nihayet Rusya ile meydana gelen savaş yerini acı dolu fırtınalı günlere bırakmıştır milleti. Yılmaz Oztuna; rrvj-dekkik bir tarihçiliğin, ender yetişenlerinden olduğunu gcste-ren bir beyanla bunun ispatını pek bir yerde rastlanmayan malumatla yapmakta. Bu malumatsa devletin kurulusundan bu yana adet hâline gelmiş bulunduğu bilinen cülus bahşişi, 3. Mustafa'nın tahta çıktığında son defa verilmiş ve bundan sonrada cülus bahşişi tatbikattan kaldırılma şansı bulmuştur. Osmanlı ülkesinin uzun sayılabilecek olan sükûnet yıllarında bazı tarihçilerin beklediği ıslahat heKkında kafa patlatmadan Önce devre, mührünü vuran padişah 3. Mustafa'nın gerçekleştirmeye muvaffak olduklarına bir göz atalım, ülke hazinesini güçlendirmenin esas olduğunu anlayan padişah, bu istikamette gayretler sergilemiş, sarayı örnek olmak üzere israftan uzak kılmaya gayetle itina göstermiştir. Tahsilatın yapılmasına pek önem vererek başarıyı teminde emr-i takip olması, büyük rol oynamıştı Yol meselesi en çok uğraştığı konuların başında geldiği müşahede olunmuştur.
Sadaret Dönemi
Koca Ragıb Paşa gibi küçük yaştan beri, en büyük devlet adamları ve vezirlerin maiyetinde Rumeli'de, Anadolu'da her çeşit dahili ve harici siyasi işlerde, bir çok antlaşmaların meydana gelmesinde, bir »kaç Önemli vilayet valiliklerinde liyakat gösterip, tecrübeler edinmiş, ilim ve İrfan bakımından fevkalâdeliği herkesçe bilinen kimseden, mutlaka başarılar dolu bir icraat beklenirdi.
Ne varki; yedi seneye yaklaşan makam-ı sadareti işgali, herkesle hoş geçinmek, dönemini huzursuzluğa uzak tutmak, düşmanlıklara fırsat bırakmamak için, her şeyi gittiği istikamette tutmayı tercih etmiştir. (Jygun bir ıslahat devri yakalamış olmasına rağmen yukarıda sayılan sebebier yüzünden ıslah edici çalışmalara başvurmamıştır.
Sultan 3. Mustafa'nın Tahta Çıkışı
Sultan 3. Mustafa; Osmanlı tahtına cülus ettiğinde kırk yaşlanndaydı. Ancak sadaret makamında bulduğu Koca Ragıp Paşa ülke genelinde sükûneti temin etmiş, yeniçeri sessiz sedasız emirlere müheyya beklemekte, hudud ahvali ise asayişin berkemâl dönemini yaşamaktaydı. Osmanlı ülkesi tam manasıyla bir ıslahattan geçecek şansı yakalamıştı. Avrupa devletlerinin gerek rönesans gerekse, dini revizyon senelerini atlatmış olmanın verdiği hararetle avrupayı yeniden tanzim ediyor ve yaşanacak topraklar sömürülecek insanlar bulabilmek için, dünya denizlerine müştereken yelken açmak gibi arayışlara başvurmaktalardı. Allahdan ki içlerinde var olan bencillik ve kıskançlık birbirlerini yemelerine zemin hazırlamaktaydı. Bunlar oldukça da, basanlarını tam manasıyla dünyayı yönetme gibi bir merkeze oturtamıyorlardı.
Sultan 3. Mustafa Han
Babası: Sultan III. Ahmed Han
Annesi: Mihrimah Sultan
Doğum Tarihi: 1717
Vefat Tarihi: 1774
Saltanat Müd.: 1757-1774
Türbesi: İstanbul Laleli Camii.
3. Mustafa Han
Padişahlık Sırası 26
Saltanatı 16 Yıl
İslâm Halifelik Sırası 91
Cülûsu 30 Ekim 1757
Babası Sultan Üçüncü Ahhmed Hân
Annesi Mihrimah Sultan
Doğumu 28 Ocak 1717
Vefâtı 21 Ocak 1774
Kabri İstanbul Lâleli Camiî'ndedir
Yirmi altıncı Osmanlı sultanı. İslâm halifelerinin doksan birincisidir. 28 Şubat 1717'de İstanbul'da doğdu. Babası Üçüncü Ahmed Han, annesi Mihrişâh Sultandır. Şehzadeliğinde iyi bir eğitim ve öğretim gördü. Yüksek din ilimleri, edebiyât, târih, coğrafya, askeri bilgileri devrin meşhur âlimlerinden tahsil etti. Üçüncü Mustafa Han, Üçüncü Mustafa Hanın vefâtıyla 30 Ekim 1757'de hükümdar oldu. Çalışkan ve azim sâhibiydi. Devlet işlerini iyi tâkip ederek, mâli ve askeri sahâlarda ıslâhatlar yapmak istedi. Saltanatının ilk yılları sulh ve sükûn içinde geçti. İlk sadrazamı Koca Râgıb paşayı tahta çıkışından vefâtına kadar vazifesinde tuttu. Avrupa devletleri arasında cereyân eden (1756-1763) ''Yedi Yıl Harbleri''nde müttefiklerden her biri Osmanlı Devletinin kendi safına katılmasını teklif etti. Prusya ve Fransa ittifaklarına katılmaları hâlinde, siyasi, askeri ve mâli vaadlerde bulundular.